İki tane gözüm var
Çok merak ediyorsan
İlgini mi çektim
Tanrı mı sandın beni
Bitimliyim ben
Senin gibi
Dün bittim ben
Bugüne sarkan artıklarım
Tanrı mı sandım seni
Varoluşun yansıması gözlerin
Canlı mı sandım seni
Toplumun yansıması benliğin
Benim gibi
Kaçamadım buradan
Saklamak istediklerim gibi
Ellerin mi uzanmaz
Asfaltın altındaki toprak gibi
Müzik mi bu
Yok oluşun senfonisi
Şaşalı sözler
Doğum günü hediyesi
Yalan gibi
Tüketmek mi istiyoruz
Sifon gibi
Görmesek mi
Görsen ne olur ki
Atamaz mıyız
Sonsuz bir çığlık gibi
Durağan mıyız
Şehirler arası yolcular gibi
Şaşkınlık mı arıyorsun
Alışkanlıklar gibi
Korkuyor muyum
Meraktan çıkan hayaller gibi
Düzgün mü her şey
Çarpık suratlar gibi
Yüzleşsek gerçekle
Soğuk sulara dalar gibi
İnancın mı yok
Yobazlar gibi
Çelişik mi geldi sana
Normal olan gibi
Çok mu sürdü
Elde edilmez sanki
Sahip olmak mı lazım
Aptallar gibi
Tutabilir miyim ellerinden
Ayrılıklar gibi
Fırlasam gitsem
Dağların yamaçları gibi
Türetsek dallardan
Tüp bebekler gibi
Topraktan kaynasak
Düşük bebekler gibi
Okusa zihnim
Samimi reklamlar gibi
Küfürler etsem
Gururunu okşar gibi
Uyansam yalanlardan
Kurgular gibi
İçmesem artık
En pis müptezeller gibi
Tatlı gelse bunlar
En acı ölümler gibi
En güzelinden doğsa
Yumuşak bebek yanakları
Nefes alabilsem
Solunum yetmezliği gibi
Patlasam en güzel yerinden
Mutlak sıfırda gibi
Anlatamasam hiç birini
En yüce şairler gibi
Anlasalar beni
Sonradan anlaşılan filozoflar gibi
Kalıplara girmesem
Aynı fabrikadan çıkan tuğlalara benzesem
Utanmasam artık
Kaygı gibi
Saldırsalar bana
Zeytin dalları ve güvercinler gibi
Ağlamasam artık
Mahkemeler gibi
Durabilsem keşke
Işık hızı gibi
Galaksilere dönüşsem
Kara delikler mi?
Sonsuz olsam
Son sigaralar gibi
Duymasanız beni
Beethoven gibi
Sözlerim mi ağzımdan çıkan
Sessizliğim gibi
Sevmek istemiştim
Nefret ettiğim gibi
00:07 06.10.16